30.8.10

Lakırtılar -Part 6-

Lakırtı CXII;

Suratına hüzün sıçramış adam. Yine hangi kadının koynunda besledin kendini? Yetmedi mi akıttığın zehrini?


Lakırtı CXIII;

Y'aşlarımı silme adam, onlarla besleyeceğim daha çok ihanetin var.


Lakırtı CXIV;

'Kahrolsun aşk!' diyenler yüzünden kahır dolmadı mı aşk?


Lakırtı CXV;

En çok erkekler gider, 'git-gel' olsun diye.


Lakırtı CXVI;

Kalpten beyne giden, engebeli, dik bir yoldur aşk. Ne zaman mantıkla karşılaşırsan, o zaman medet umarsın ayrılıktan.


Lakırtı CXVII;

Aşkın önsözü kavuşmaktı, son sözü ayrılık.


Lakırtı CXVIII;

Sonsuzluğa inanırdım, onsuzluğu tatmadan önce.


Lakırtı CXIX;

Her gece bir erkeğin rüyasını süsler aşkı boş'alan kadın. Ve her gece, bir erkek yüzünden aşkı boş'verir kadın.


Lakırtı CXX;

Unuttum seni sayılır adam. Adın dilimde tesbih gibi doksan dokuz kere sayıklansa da yüz'ünü hatırlamıyorum en azından.


Lakırtı CXXI;

Kaç his bağışlamıştı ki Tanrı, aşkı dokuzuncudan kovup, ihanetin o'nda kalmasını sağladılar?


Lakırtı CXXII;

Çift kale maç yapardın göğüsler arası olimpiyatlarda. Sürekli kadro değiştiren takımın, her kadının mahremiyetinde hareketi bol pozisyonlar bırakırdı. Bense ayrıcalık sanırdım, duran toplara iyi vuran birinin kalbimle penaltıya düşmesini, tekrar atacak, gol sevincine boğulacak diye. Yanılmışım, meğer aşka şike karıştırmışsın. Şimdi benim sandığım tüm goller sahte. Kızma hakeme adam, o da senin gibi ihanetle harmanlanmış arsız bir ibne.


Lakırtı CXXIII;

Dehşet içinde sevişirken bedenler, aşka orgazm geçirdi yalnızlıklarımız. Şimdi bir sigara yak ardından, dumana boşalsın pişmanlıklarımız.


Lakırtı CXXIV;

‎'Bu ülkeye yeni bir düzen lazım.' dediğin gün, aklı aşka bulaşmış kadınları sıraladın kapında. Geç olsa da anladım bahsettiğin 'düzen'in sen olduğunu, yazık bana.


Lakırtı CXXV;

Bu gece, aşk uğruna kanlı mezeler hazırlayacağım,
Ana yemek olarak ihanet usûlü yalan sevişmeler var sevgili.
Kadehimi şerefine kaldırırken dileklerimden kes beni.


Lakırtı CXXVI;

Gitmeler üzerine kuruyorum düşlerimi, çok kapılmamak adına. Kalben inandığım masallar hatrına, mutluluklar saklıyorum duvaksız yarınlara. İbadeti öğretiyorum sahte cennet vaadettiğin ruhuma. Yine de y'aralıyorsun mahremliğimi üç beş zevk uğruna. 'Olacaklardan Sorumsuz Devlet Bakanı' edasıyla, içerime kadar d'işliyorsun aldırmadan acıma. Ve ben her şeyden habersiz, varlığına şükreden bir anne gibi, gözlerinden öpüyorum usulca.


Lakırtı CXXVII;

Uzun bir bekleyiş bıraktın ardında, tekrar döneceğine dair u'mutlu misillemeler yaptım, herkesle seviştim mesela. Belki geçerken uğrarsın diye, kalbimin başına karşılama cümlesi astım; 'Hoşgeldin yol geçen hanım'a.'




Derleme; 30sekiz10 | 16:30
MerveCeylan.

Hiç yorum yok: